Genel

Türkiye hava savunmasında nereden nereye geldi?

“Varlığa doğan yokluğu bilmez. Şu yapılanların kıymetini, değerini çok iyi anlayan bir jenerasyondan geliyorum. Çünkü 45 senelik askerlik hizmetimin büyük kısmı, yardım malzemesi kullanmanın burukluğu, üzüntüsü ve mahcubiyeti ile geçti.”

Bu sözlerin sahibi, Türk Silahlı Kuvvetleri Birinci Ordu Komutanlığı’ndan 2009 yılında emekli olan Orgeneral Ergün Saygun. 

Saygun, Genelkurmay’da 2.Başkan iken, 27 Nisan 2007’de hükümete karşı muhtıra olarak yorumlanan ünlü e-bildiriyi kalem aldığı söylenen bir isim aynı zamanda. 

İki yıl kadar önce SAHA EXPO Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayii fuarında yukarıdaki sözleri sarf eden Saygun’un, “45 senelik askerlik hizmetimin büyük kısmı, yardım malzemesi kullanmanın burukluğu, üzüntüsü ve mahcubiyeti ile geçti” şeklindeki ifadelerinin tekrar altını çizelim. 

Hava Savunma Sistemi konusunda Türkiye’nin eksiklikleri ve ihtiyaçları ancak, 2012 yılında Suriye hava sahasında bir savaş uçağımızın düşürülmesi sonrasında güçlü bir gündem olarak masaya geldi. 

Rusya’dan S-400 alımına kadar gelen sürecin arka planında böyle bir bilgi mevcut. 
2015’te Çin’le hava savunma sistemi alımı konusunda varılan anlaşma nihayetlenme aşamasında iken, Obama’nın devreye girmesiyle iptal edildi. 
Sonrasında Patriot alımı gündeme geldi ancak hem fiyat, hem teknoloji transferi konusunda ABD’nin Türkiye’nin taleplerini karşılamaya yanaşmaması üzerine S-400’e yönelindi. 

Sonrası malum…

YERLİ VE MİLLİ SİSTEMLERDE KAYDEDİLEN İLERLEMELER, “BUNU BİZ DE YAPABİLİRİZ” İNANCINI GÜÇLENDİRDİ

2020’lere gelmeden önce S-400 süreci, ABD ile anlaşmazlık ve kriz ikliminde ilerlerken, Türkiye savunma sanayii alanında dev adımlar atmaya başladı. 
Bu adımlar, hava savunma sistemi alanında da meyvelerini vermeye başladı. 
Kısa, orta ve uzun menzilli hava sistemleri konusunda çok önemli ilerlemeler kaydedildi. 

Ocak 2021’de bir araya geldiğimizde dönemin Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir şöyle bir değerlendirmede bulunmuştu: 

“2025-2026’da S-400 seviyesine yaklaşırız
Yerli yapım uzun menzilli hava savunma sistemi SİPER için 4 yıllık bir süremiz var. 2025-2026’larda S-400 seviyesine gelir miyiz? Yaklaşırız. Ama diğer katmanlarla ilgili, hava savunmamızın yerli yerinde olacağını söyleyebilirim.”

Loading...

Bu açıklamanın üzerinden 3,5 yıl geçti ve Türkiye’nin yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği hava savunma sistemlerine dair şu türden bilgilere sahibiz: 

-Aralık 2023’te düzenlenen imza töreni ile Türkiye’nin Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma Sistemi Projesi SİPER Ürün-1’in seri üretimi başladı.

-Türkiye’nin yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği ilk uzun menzilli hava savunma sistemi olan SİPER’in, bu yıl içerisinde Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine girmesi bekleniyor. Halihazırda kabul faaliyetleri devam eden SİPER, ilk aşamada 100 kilometre menzilli SİPER Ürün-1 Füzesi ile envantere girecek.

-150 kilometre menzilli SİPER Ürün-2 Füzesi için geliştirme faaliyetleri ise devam ediyor. İlk atışı başarıyla gerçekleştirilen SİPER Ürün-2 Füzesinin, 2025 yılı içerisinde hizmete girmesi hedefleniyor. 
Ayrıca, daha uzun menzilli SİPER Ürün-3 Füzesinin de geliştirileceği bilgisi mevcut. 

Siper’den önce HİSAR serisi kısa ve orta menzilli hava savunma sistemlerinin geliştirildiğini de hatırlatmış olalım. 

Demek ki S-400 seviyesine epeyce yaklaşmışız. 

Hafta başında Savunma Sanayii İcra Komitesi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı ve yine kritik kararlar aldı. 

Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün toplantıda alınan kararlara dair, “Kamikaze insansız deniz araçları, kamikaze insansız hava araçları, uzun menzilli füze sistemleri ve hava savunma sistemleri konularında kararlar aldık.” açıklamasında bulundu. 

ÇELİK KUBBE: SİSTEMLER SİSTEMİ

Savunma Sanayii İcra Kurulu toplantısında alınan kararlardan biri de, Haluk Hocanın “Sistemler sistemi” diye söz ettiği ÇELİK KUBBE ile alakalıydı. 
Kısa, orta ve uzun menzilli füze sistemleriyle hava sahasının korunmasını amaçlayan katmanlı hava savunma sistemine dair SSB Başkanı Görgün’ün açıklamaları şu şekilde:  

“Alınan önemli kararlardan biri de şüphesiz“sistemler sistemi” olarak geliştireceğimiz ÇELİK KUBBE.

Türkiye’nin hava ve füze savunmasını bir bütünlük halinde, çok katmanlı olacak şekilde sağlamaya yönelik olarak yerli ve milli radar ve hava savunma sistemleri ile birlikte komuta kontrol imkân ve kabiliyetlerimizi geliştirme çalışmalarımıza devam edilmektedir”

Hava savunma sistemlerinin geliştirilmesinde ASELSAN’deki üst düzey görevleri sırasında büyük katkılar sunan Haluk Görgün’ün Mart 2023’te ASELSAN Yönetim Kurulu Başkanı iken Milliyet Gazetesi’ne yaptığı önemli bir açıklama daha var. 

O açıklama şu: 

“Hava savunma sistemlerini yapıyoruz. S-300, S-400’lere ihtiyacımız yok. Bunlara ihtiyacı ortadan kaldırıyoruz”. 

Bu açıklama, hava savunma alanında çok kısa süre öncesine kadar, askeri terminolojide ‘çıplak’ diye sözü edilen durumumuzun; hem, kısa sürede pozitif yönde nasıl değiştiğini, hem de parasıyla alamadığınız, yahut parasını verdiğiniz halde krizi konusu olan böylesi stratejik bir alanda, Türkiye’nin ne kadar güçlü bir mesafe kat ettiğini göstermesi bakımından eşsiz bir kıymet arz ediyor. 

Mehmet Acet / Haber7