Taşkent Şehrinden Combat Aikido Style Usmanov

Biraz kendinizden bahseder misiniz ? 
Merhaba, kısaca kendimden bahsedeyim. İsmim Siddikov Sarvar Abdilkhamidovich...  1979 yılında  Özbekistanın Taşkent şehrinde doğdum...  6 yaşımdan beri spor hayatımın bir parçası olarak devem ediyor. Şunu söylemeliyim ki İstanbulda sizlerle olmaktan dolayı gurur duyuyorum. 
Hangi stilleri çalıştınız? 


Çeşitli spor dalları ile uğraştım diyebilirim. İlk spor hayatım da boks ile başladım. Dövüş sporları ile uğraşan herkesin boks yapması gerekiyor.  Türk kültürünün vazgeçilmezi bizimde geleneksel güreş sporunu yaptım. Güreş sporu da dövüş sanatları için bir vazgeçilmezidir diyebilirim. Geleneksel güreşimiz bana çok şey kattı. Sonra başka spor dallarına merak saldım.
Rusyada çok meşhur olan bir çok disiplinin bir araya gelmesinden meydana gelen Sambo ile uğraşmaya başladım. Çünkü burada müsabakalar vardı ve ciddi rakipler ile karşılaşma imkanı bulmuş oldum. Türkler dövüş sanatlarına meraklı olduğu için esasında  Jeetkunedo, Hapkido, Muay Thai, Kick Box, Wing Chun, BJJ gibi diğer sistemleri de yakından tanıma imkanım oldu. Sonra Rusyada yine meşhur olan Real Aikido dövüş sistemi ilgimi çekti. Real akido bana bir kapı açtı zihnimde. Tüm ağırlığımı bilgi ve birikimlerimi bu konuya yoğunlaştırdım. Şu anda  Combat Aikido Style Usmanov ve Combat Systems Style Usmanov sporlarunun kurucusu ve başeğitmeniyim.  
Orta Asyada Türklerin kendisine ait dövüş sanatları var mı?
Türkistanda ülkelerinde birçok milli sporumuz var. Biz kendi sanatlarımızı dünyaya tanıtmak noktasında büyük bir eksikliğimiz var. Mesela kemer güreşi, milli bir güreştir ve çok yaygındır. Bunu disiplinize edip dünyaya sunamadık. Judonun atası bu topraklardır. Maalesef biz kılık ve kıyafetleriyle bir dünya markası yapamadık...
Bu bağlamda uzakdoğu sanatlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Uzak doğu dövüş sanatları ne kadar gizemli gibi görünsede son yıllarda artık abartıldığı gibi olmadığını herkes gördü.  Bu benim kişisel görüşüm, artık doğu dövüş sanatlarına olan ilginin eskisinden çok daha az olduğu bir gerçek.  Dünyada şimdi ağırlıklı olarak ise MMA & UFC gibi selbet dövüşler daha fazla popüler oldu.  İnsanların çok daha az sabrı var. Geleneksel dövüş sanatlarının düzenli olarak uygulanması sabır ve sebat gerektirir.  Artık birçok insan para ve prestije yöneldi. 
Türkler yüzyıllardan beri savaşçı bir millet geleneksel dövüş sanatlarımız neden dünyada popüler değil? 
Dünyada genel eğilim esas olarak karma dövüş sanatları... MMA gibi dövüş sanatları popüler hale geldi. Türklerin dövüş sanatlarının evrensel olmasını çok isterim.  Bunun için devletlerin arkamızda durması gerekir ki dünyaya tanıtalım. Kişisel çabalar ile bu işler çok zor... Her bireyin kendisini korumak için mücadele sanatları ile uğraşması gerekir. Bu teknikleri öğrenmesi gerekir.  Biz Türkler dövüş sanatlarına çok meraklıyız ama öncelikle kendi ustalarımıza saygı duymalıyız ve onları desteklemeliyiz. Kendi gücümüz ve değerlerimizi popüler kültüre kurban etmemeliyiz. Bu bir koordinasyon meselesi. Biz sanatımızı yapacağız. Kültürel ve medya ile desdeklenecek ve en önemlisi duyarlı insanların da sahiplenmesi ile başarı elde edebililim.
Siz şuan kendi sisteminiz olan  Combat Aikido Style Usmanov sitilini yapıyorsunuz. Aikido ile Combat Aikidonun arasında ne fark var. Bize anlatır mısınız?
Aikido ile Combat Aikido arasında çok büyük fark vardır.  Aikido’nun temel bir sanat becerisi olduğunun farkındayız. Ama Aikido sanatı kendinizi savunmak büyük bir beceri gerektirir. Spor olarak güzel fakat sokakta uygulamak çok zor...  Günümüzde birçok insan öğrenmek için yeterli sabra  da sahip değil.  Bunun birçok nedeni var, ekonomik koşullarda bu nedenler arasında ön planda. Bu yüzden eksik bir aikido bilgisi savunmada yeterli değil. Aikido tam olarak anlaşılmadan bir kişi kendisini yeteri kadar savunamaz.  Akido da zihinsel hazırlık üst düzeyde olmalıdır. Bir kişinin sokakta kendini savunabilmesi için her duruma hazırlıklı olması gerekir.
Combat Aikidoyu öğrenmek uzun zaman almaz. Sokakta gerçekçidir ve her türlü senaryoya açıktır. Hayatta kalmak için...
Sokakta koruma esas olarak doğaçlamadır.  Bundan dolayı Combat Aikido Style Usmanov tarzı sokakta doğal akışı içinde hızlı hareket etme sanatıdır diyebilirim. Türkiyede yakında Tanıtım Semineri düzenlemeyi planlıyorum şimdiden herkesi beklerim. Combat Aikido Sitilini orada uygulamalı bir şekilde daha geniş anlatabilirim.
Bir sporcunda hangi özellikler olması gerekir?
Bir sporcuda ilk olarak şunlar olması gerekir. Öncelikle Sporcu yetenekli olması gerekir. Sadece yetenek de yeterli değil zihinsel olarak da güçlü olursa kişi kendini tamamen o zaman gerçek manada kontrol edebilir.  
Her şeyden önce bir sporcunun sokakta insanlara zarar vermemesi dövüş yapılmaması gerekir. Biz sporu dengeli bir insan olmak için yapıyoruz. Egolarımızı kontrol altına almak için yapıyoruz.
 Ayrıca her bir sporcu etik değerlere sahip olması gerekir. Davranışlarınıda buna göre belirlemesi gerekir. Spor, biriyle dövüşmek için değil, bir dövüş sanatı felsefesine sahip olmak için gerektiğinde kahramanca kendini savunmak için yapılmalıdır.
Şunu sorabilirsiniz peki neden dövüş sanatı yapıyoruz diye. Özsavunmamız için yapıyoruz. Başkalarına zarar vermek için değil, aksine başkalarının bize zarar vermemesi için yapıyoruz. Ayrıca yeri geldiğinde ulusal değerlerimizi korumakla yükümlüyüz.
Bu manada şunuda söylemek isterim burada ben dövüş sanatlarının hepisi ilde uğraştım. Hepsine saygım var. Her bir sanatın birçok güzel yönleri var. Her türlü spora da saygım var ve edindiğim bu tecrübelerimi gençler için paylaşmak için kendim için önemli bulduğum yönleri ortaya koyuyorum. Allah’ın izniyle kendi yönümü mutlaka bulacağım Allahın yardımı ile.  
Gençlerin Savunma sporu yapması hakkında  neler söylersiniz? 
Spora yeni başlayan gençlere şunu tavsiye ederim.  Bir şey yapmadan önce ilk olarak bir hedef belirleyin.  Önce sağlık için, sonra vatanın, ailenin ve ülkenin korunması için bu sporu yapın.  Dövüş sanatlarının gelişimi için hedefler belirlemek gereklidir. Asla gururunu birisinin incitmesine izin verme.  Bir insan her zaman güçlü olmalıdır.  Atalarımızın tarihinde birçok güçlü savaşçı vardı.  Atalarımız gibi güçlü ve sabırlı büyük insanlar olmak için bizde onların yolundan gitmeliyiz. Sadece sporda değil bilimde de katkılarımızı insanlığa göstermeliyiz.
Biz büyük bir milletiz.  20 yıllık antrenörlük kariyerimde birçok öğrenci yetiştirdim.  İstatistikler, artık gençlerin fiziksel ve zihinsel olarak eskisinden farklı olduğunu gösteriyor.  Birçok genç sosyal ağlara bağımlıdır.  İnternette çok zaman harcıyorlar.  Bu nedenle birçok genç spor yapamıyor.  Anne babalar buna dikkat etmeli ve gelecek nesli bedenen ve ruhen olgun insanlar yapmaya çalışmalıdır.  Ben sadece bir sporcu değil, aynı zamanda yüksek eğitimli bir mimar ve tasarımcıyım.  Yeteneklerimizi her şekilde kullanmamız gerekiyor.  Allah hepimize güç kuvvet versin.  Vatanına hizmet edenlerden, tarihte güzel bir isim bırakanlardan olsun. Bana bu imkanı verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Tüm sporcu kardeşlerimi Özbekistana beklerim. Özbekistanda tarih, kültür, sanat ve Ata sporları var. Aynı kültürün çocuklarıyız.