Genel

Instagram’la vatanı kurtarmak

Erişim kısıtlaması getirilen Instagram, Türkiye’nin şartlarını kabul etti ve geçtiğimiz cumartesi akşamı saat 21.30’da erişime açıldı.

Erişime kapatıldığı 2 Ağustos ile erişime açıldığı 10 Ağustos tarihleri arasında; Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı ile Instagram’ın çatı kuruluşu Meta Platforms Şirketi'nin global düzeydeki temsilcileri birçok toplantı gerçekleştirdi.

Meta Platforms Şirketi yöneticilerinin amacı süreci uzatarak hükümet üzerinde baskı oluşmasını sağlamak ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na bağlı BTK’dan taviz koparmaktı.

Aslında Türkiye’nin taleplerini ilk anda kabul etmiş olsalardı 4 Ağustos tarihinde Instagram erişimi sağlanacaktı.

600 kadar katalog suçu işleyen sayfayı kapatmamak için adeta pazarlık yapan Meta Platforms, önce 200 sayfayı kapatmayı kabul etti. Sonra bu sayı 400’e çıktı.

Bekledikleri esnekliği bulamayıp ilk günkü şartlarda ısrar eden Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı yetkililerininin kararlığını görünce tamamını kapamayı kabul ettiler…

Türkiye Cumhuriyeti Devleti, çok fazla takipçisi olan ve ülke genelinde en yaygın sosyal medya mecrası olmasını bir baskı unsuru olarak kullanan Instagram’a karşı kararlı bir tutum sergiledi ve diz çöktürmeyi başardı.

Devlet, Türkiye’nin muz cumhuriyeti olmadığını bir kez daha gösterdi.

Ayrıca; Meta Platforms, Türkiye’nin hukuk sistemine uygunluk sağlanacağını ve yasaların ihlali söz konusu olduğunda hızlı ve etkili bir müdahale yapılacağının da taahhüdünü verdi.

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ait sosyal medya hesaplarında kullanıcı haklarının tam olarak korunacağı konusunda da anlaşmaya varıldı.

Instagram’da hesaplar, bundan böyle herhangi bir uyarı yapılmadan kapatılamayacak...

Uyarı yapılmaksızın kapatılan ya da kilitlenen hesaplar, tekrar erişime açılacak ve hesap sahiplerinin hakları gözetilerek adil bir uygulama süreci yürütülecek.

Terörle mücadele ve içerik denetimi konusunda PKK, PYD, FETÖ gibi terör örgütlerine ait hesaplar ve bu örgütler lehine propaganda içeren tüm içeriklerin Instagram’dan kaldırılması adına gerekli özenin gösterileceği de taahhüt edildi.

Taahhütlere uyulmazsa ne olacak?

2 Ağustos’ta ne olduysa o olacak.

***

2 Ağustos’tan bu yana Türkiye’nin hukuk devleti olduğunu herkese göstermek için kararlı bir duruş sergileyen hükümete sırf karşı oldukları için; türlü dezenformasyonlar yaparak saçma sapan iddialar ortaya atanlar, sansür yapan Instagram’ı ‘sansüre hayır’ diyerek savunmaya çalışanları da her olayda olduğu gibi bir kez daha görme imkânı bulduk.

Sosyal medya paylaşımlarında Instagram’ı açtırmak adına ‘vatan mücadelesi’ verdiğini söyleyen profesör ünvanlı sosyal medya fenomenleri de bizi bir yandan güldürdü, öte yandan da düşündürdü doğrusu…

Vatan mücadelesi vermek için devletin karşısında hizalananı da gördü bu gözler…

Ama kendi gözleri bu durumu ya göremedi ya da gözleri Benjamin Franklin’in fotoğrafının bulunduğu kâğıt parçalarında idi…

Ülkenin millî manevi duygularıyla hakaret eden birçok insanı sürekli hakir gören, sürekli hakaret dilini kullanan ve sıkıştıkları her hususta ağzını bozmaktan çekinmeyen bu tiplerin ortak özelliklerinden biri de; toplumun büyük bölümünü ‘salak’ zannetmeleri…

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 10 Ağustos Cumartesi akşamı saat 19.42’de sosyal medya hesabından “Birazdan önemli bir gelişme hakkında açıklamada bulunacağım” paylaşımını yaptıktan tam 28 dakika sonra yine sosyal medya hesabından Instagram’a erişim engelinin 21.30’da kaldırılacağını açıkladı…

Buraya kadar her şey normal…

Anormal olanı ise; ‘Instagram’ı kurtarmak’ filminin başrol oyuncusu Özgür Demirtaş isimli sosyal medya kullanıcısının saat 20.58’de “Instagramı Açın Hemen Şimdi !” paylaşımını yapması…

Bakan Uraloğlu’nun Instagram’ın açılacağını söylemesinin üzerinden tam 48 dakika geçtikten sonra bu paylaşımı yaptıran zekaya ne demeli?

“Bakın ben dedim açıldı” diyebilmek ve kahraman ilan edilmek amacıyla kendi kitlesinin zekâ seviyesinin düşük olduğunu düşünmesi olabilir…

Aşırı hükümet karşıtlığı travması nedeniyle kendi akıl sağlığıyla ilgili endişe duyulması gerektiği de olabilir…

Her hâlükârda sağlıklı bir düşünce sistematiği içinde olmadığı aşikâr olan bu gibi tiplerin milyonlarca insan tarafından takip edilmesinin, paylaşımlarının altında çok sayıda destek mesajının yer almasının üzerinde ayrıca düşünülmesi gerektiğini düşünüyorum.