2019 yılının ilk günüydü.
O dönem kimsenin doğru dürüst tanımadığı CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, yeni yılın ilk gününde Cumhuriyet gazetesine konuşmuştu.
“Yalana asla tahammülüm yok” diye söze başlayan İmamoğlu, kendisine sorulan “Ekrem İmamoğlu kimdir?” sorusuna tam olarak şu cevabı vermişti:
“Beni en iyi tanıtan kelime çalışkanlık. Yaşamımda belli başlı prensiplerim var. Bunlardan biri dürüstlük. Kesinlikle karşımdaki insanların dürüst olmasını isterim. Yalanın hayatımın hiçbir evresinde olmasını istemem. Bir diğeri de tutamayacağım sözü asla vermem. Çalışmakta sınırım yok ve mükemmeli severim. Zamanlı ve planlı çalışmayı tercih ediyorum. Hafızama çok güvenirim ama her noktada da notumu alırım. İş takibimi bu şekilde sağlıyorum. Hayatım boyunca ajanda tuttum. Liseden beri yıllık ajandalarım var ve gün gün ne yapıp ne yapmayacağımı hep yazdım. Ayrıca sorumluluk almayı seven bir yapım da var. Sorumluluk aldığımda veya birine sorumluluk verdiğimde onun mutlaka takibini yaparım. Kısaca çalışkan ve işkolik yapıya sahip biriyim.”
Evet…
Göreve geldiği günden beri tembelliği ile İstanbul’u hizmete hasret bırakan, mega kentin insanlarına dürüst davranmayan, yalan söylemeyi adeta meslek haline getiren ve verdiği sözlerin neredeyse tamamını tutmayan Ekrem İmamoğlu…
İBB Başkanı seçilmeden sadece 3 ay önce, “hafızasına çok güvendiğini” ve “tuttuğu ajandalar sayesinde iş takibini düzgünce yaptığını” söylemişti.
Aynı İmamoğlu, tam 5 yıl sonra kendi yaptığı tarifin tam aksine bir profil çiziyor.
Başkanlık koltuğuna oturmadan önce; ulaşımdan sağlığa, ucuz gıdadan kültür sanata, sosyal konutlardan deprem hazırlıklarına, hayvan haklarından çevreye kadar geniş bir yelpazede vaatte bulunan İmamoğlu, verdiği sözleri hayata geçirmek şöyle dursun, artık hatırlamıyor bile…
Seçimden önce, “tutamayacağım sözü asla vermem” diyerek bol kepçeden sallayan İmamoğlu, 5 yılın sonunda vaatlerinin sadece yüzde 9,5’ini tamamen yerine getirirken, yüzde 7,77’sini ise kısmen gerçekleştirebildi.
Yüzde 72,51’lik kısmı için kılını bile kıpırdatmadığı halde, önceki gece “Habertürk” ekranlarında “verdiği vaatlerin yüzde 80 oranında başladığını” iddia ederek, tüm Türkiye’nin gözlerinin içine baka baka yalan söyledi.
Loading...
Ardından kendi yalanlarını kendisi ifşa etti.
İmamoğlu, 2019 seçimleri öncesi TEM otoyolunda yapmayı vaat ettiği ve “Bu hat, Başakşehir, Bağcılar, Esenler’den, Ümraniye, Sultanbeyli’ye kadar yaklaşık 3.5 milyona hizmet edecek. Böylelikle, mevcut metrobüs hattına olan talep azalacak” diyerek göklere çıkardığı “Megabüs”ten, daha taslağını bile hazırlamadan “verimsiz” olduğu gerekçesiyle vazgeçtiklerini açıkladı.
Onun yerine de “Hızray” adını verdiği ve havadan gidecek bir hızlı tren projesi vaat ederek göz boyamaya devam etti.
Seçmeni aldatmaya yönelik “Megabüs” safsatası için önceden gerekli teknik ve bilimsel hazırlıkları yapmadıklarını farkında olmadan itiraf eden İmamoğlu, “40 semte 40 doğumevi” projesinin ise Sağlık Bakanlığı engeline takıldığını söyledi.
Belli ki Ekrem Bey, sağlık alanındaki vaatlerini de gerekli ön hazırlıklar yapılmadan, sırf oy avcılığı için çalakalem şekilde listeye dâhil etmişti.
Loading...
Şu sıralar kendi yakın çalışma arkadaşlarının karıştığı “paradan kule” rezaletiyle zaten yeterince köşeye sıkışan İmamoğlu, vaatleri ile ilgili sorulara cevap verirken de tel tel dökülüyordu.
“Çok acil şekilde yapacağız” dediği 150’i kreşin 94 âdetini zorla bitiren ve “Bırakmış değiliz, 200’e çıkarmayı hedefliyoruz” diyerek vaadini güncelleyen İmamoğlu…
Tam bilet sahipleri “ilk aktarmada” 12,67 lira, öğrenciler ise 3,79 lira ödediği halde, seçimden önce verdiği “İlk aktarma ücretsiz olacak” sözü için “bir kısım yerde yaptık” diyerek, kimsenin bilmediği bir yerde ücretsiz aktarma yapıldığı yalanını söyledi.
“Aracını transfer merkezlerine park eden herkes toplu taşımadan ücretsiz yararlanacak” sözünü hayata geçiremeyen İmamoğlu, bu konuya yönelik soruya da “tabii tabii” şeklinde yalan cevap verdi.
“100 bin araçlık otopark yapacağım dediniz mi?” sorusuna da “Tabii dedim” şeklinde cevap veren İmamoğlu, yeni otopark yapmadığı halde var olan otoparkları satmaya çalıştığından ise bahsetmedi.
Öyle ya…
İmamoğlu, çeyrek asırdır kullanımda olan Merter’deki 450 milyon değerindeki kapalı otoparkı o dönem 147 milyon liraya satmıştı da oluşan kamuoyu baskısı sonucu satış iptal edilmişti.
“Liseden beri yıllık ajandaları” olduğunu söyleyen ve bu sayede iş takibini sağladığını iddia eden İmamoğlu’nun, “Mevcut 11 adet şehir tiyatrosunu 2 katına çıkarıp, 22 adet şehir tiyatrosunu tüm İstanbul’a yaygınlaştıracağız” sözüne rağmen, “öyle bir hazırlığım yok” diyerek, sunucuya not almadan geldiğini söylemesi de ayrı bir trajikomediydi.
İmamoğlu’nun ne denli yalan söylediğini ve 5 yıl önce sarf ettiği “Hafızama çok güvenirim” sözünün gerçekle uzaktan yakından alakasının olmadığını gözler önüne seren en çarpıcı örnek ise “İhtiyaç sahibi çiftlere haftada bir ücretsiz düğün” vaadinin hatırlatılmasıyla ortaya çıktı.
Çünkü Ekrem İmamoğlu “ücretsiz düğün” sözünü seçimden sonra da tekrar etmişti.
Başkan seçildikten kısa bir süre sonra sözde geçmiş yönetimin sözde israf kalemlerini sıralayan İmamoğlu, “bu musluğun kesilmesinin” ardından;
“Ücretsiz halk ekmek, süt ve damacana su” gibi “Sofra Destek Paketi…”
Muhtaçlara, çocuk ve öğrenciler ile yaşlı, hasta ve engellilere “Geçim Destek Paketi…”
“Kumanya desteği, ücretsiz etüt hizmeti, kırtasiye-üniforma desteği, üniversiteliye burs ve yurt” gibi “Eğitim Destek Paketi”
Ve…
Maliyeti 40 milyon lirayı bulan , “2 bin TL düğün hediyesi, sosyal tesiste ücretsiz düğün, beyaz eşya ve mobilya çarşısı” şeklindeki “Evlilik Destek Paketi”ni devreye alacaklarını söylemişti.
Fakat israfı bitirmek şöyle dursun, İBB’nin bütçesini yağmadıkları için, “böyle bir vaadiniz var mıydı?” sorusunu, “Hatırlamıyorum” diyerek geçiştirmeyi tercih etti.
Hele, mesleği müteahhitlik olan ve servetini diktiği inşaatlardan biriktiren İmamoğlu’nun, defalarca;
“Kısa vadede 15 bin, uzun vadede 100 bin sosyal konut üreteceğiz” dediği halde, bu vaadiyle ilgili soruya “Yanlış hatırlamıyorsam 10 bin olması lazım. 100 bin konutu dönüştürme vaadi de tamamen uydurma” şeklinde cevap vermesi, resmen “pişkinliğin bu kadarına pes” dedirtti.
Bu vaadini unutması için, başkan seçilmeden önce o çok güvendiği hafızasının tatile göndermesi gerekirdi.
İmamoğlu dün de gazeteci Cüneyt Özdemir'in “Denizaltıyla kent içi yolculuk demişsiniz mesela. Bunları sizin broşörünüzden aldık biz" sorusu üzerine, “Onu hatırlamıyorum” diyerek hafızasının çöktüğünü gözler öne serdi.
Özetle…
CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tıpkı “çalışkanlığı” ve “sözünde durması” gibi hafızası da “fos” çıktı…
Ya da sorumluluktan kaçan sarhoş erkekler gibi “hatırlamıyorum” diyerek 5 yıllık fiyaskosunu perdelemeye çalışıyor.
*
Bu arada, 2019 yılında; “Aynı odada kitap okumak bile yetiyor” başlığıyla yayımlanan röportajda konuşan İmamoğlu’nun eşi Dilek Hanım da “Ekrem’i tanıdıkça çok sevecekler” demişti.
Daha sonra bir Youtube programına katılan Dilek Hanım, “Ekrem’le birlikte olmak zor bir iş. Bazen ayrı kalmak iyi geliyor” itirafında bulunmuştu.
Sanırım İstanbul’a da İmamoğlu’ndan ayrı kalmak çok iyi gelecek!
Zekeriya Say / Haber7