Gündem

Ece Güler’in Kayboluşu: Sırlarla dolu bir gece

İstanbul'un Kağıthane ilçesinde yaşayan 36 yaşındaki mimar Ece Gürel, Belgrad Ormanı'nda kaybolduktan dört gün sonra sağ olarak bulunmuştu.

İstanbul'un Kağıthane ilçesinde yaşayan 36 yaşındaki mimar Ece Gürel, Belgrad Ormanı'nda kaybolduktan dört gün sonra sağ olarak bulunmuştu. Ancak, hastaneye kaldırıldıktan sonra yaşamını yitirdi. Gürel'in hayatını kaybetmeden önce son olarak konuştuğu arkadaşının ifadesine ulaşıldı.

Arkadaşı, Ece Gürel’in kaybolmadan önce, bazı zorluklarla karşılaştığını ve tuvaletleri temizlemek gibi ağır bir işte çalıştırıldığını belirtti. Bu durum, Gürel’in kaybolma sürecine dair önemli bir ipucu oluşturdu.

Arkadaşının açıklamalarına göre, Gürel'in bu zorlu koşullarda çalıştırıldığı ve fiziksel olarak çok yorulduğu, onun kaybolmasında etkili olabilecek bir faktör olarak değerlendirildi. Gürel’in bulunmasının ardından yaşadığı zorlukların etkisi, hastaneye kaldırılmasının hemen ardından belirgin bir şekilde ortaya çıktı. Türkiye'de 2 Mart'ta kaybolan ve sonra hayatını kaybeden 36 yaşındaki mimar Ece Güler’in gizemli kayboluşu ve ölümüyle ilgili yeni bilgiler ortaya çıktı.

Ece Güler'in Gizemli Kayboluşu: Ormanlık Alanda İz Sürüldü

Ece Güler, 2 Mart’ta evinden çıkarak Belgrad Ormanı'na gitmiş ve bir daha geri dönmemişti. Kaybolduğu ilk gün, eşi Sezer Güler, durumu hemen emniyete bildirdi. Bu ihbarın ardından, Asayiş Şube Müdürlüğü Kayıp Şahıslar Büro Amirliği ekipleri hızla harekete geçti.

Dedektifler, Ece Güler’in kaybolduğu süreci adım adım inceledi. Ekipler, kadının evinden çıktığını, önce dolmuşa, ardından metroya ve otobüse bindiğini tespit etti. Ormandan bir daha çıkmadığı anlaşıldı. Kayıp Şahıslar Büro Amirliği'nin deneyimli ekipleri, ormanda ve çevresindeki alanlarda dikkatle araştırma yaparak Güler’in kaybolduğu 55 kilometrekarelik ormanlık alanın 41 kilometrekarelik kısmını taradı. Günlerce süren çalışmalar sırasında, ilk gün Güler’in çantası ve cep telefonu bulundu.

Üç gün sonra, 1 Mart'ı 2 Mart'a bağlayan gece, Ece Güler'in kaybolduğu yerin tam 6 kilometre uzağında sağ olarak bulundu. Ancak uzun süre soğukta kalması nedeniyle hipotermiye bağlı organ yetmezliği yaşadı. Ece Güler, hastaneye kaldırıldıktan kısa bir süre sonra, bu ciddi sağlık sorunu nedeniyle hayatını kaybetti.

Ece Güler’in kayboluşunun ve ölümünün ardındaki sırlar ise hala netlik kazanmadı. Sosyal medyada onunla ilgili pek çok yorum yapıldı, fakat kimse kaybolduğu ormana gitmesinin nedenini ya da eşyalarını bırakıp yürüdüğü sorusunun cevabını bulamadı.

Kaybolmadan kısa bir süre önce Ece Güler’in arkadaşı Özge A.Ö. ile yaptığı yazışmalara da ulaşıldı. Özge A.Ö. ifadesinde, "Ece, işyerinde yaşadığı sorunları bana anlattı. O gün, iki gün önce işyerinde imzalatılan bir kağıt hakkında konuştu. Canı çok sıkkındı, ‘Bana iş tanımımda olmayan şeyler yapmamı istediler, tuvaletleri temizle, kahve götür getir dediler’ dedi. Bu sebeple kağıt imzalayıp ayrıldığını söyledi. Ailesi de neden böyle bir şey imzaladığını sorunca çok daha kötü oldu," dedi.

Arkadaşının İfadesiyle Ece Güler’in Son Mesajı: Kayboldum

Kaybolduğu gün Ece Güler’in arkadaşı Özge, Ece'nin Atatürk Arboretumu'na gideceğini söylediğini, ancak sonra rotasını değiştirip Belgrad Ormanı’na gitmeye karar verdiğini aktardı. Ece, ormana gitmeden önce Özge'ye, "Nefes almak, hava almak istiyorum" dedi. Ormanda iken birlikte daha önce gittikleri yerlerden fotoğraflar gönderen Ece, ardından "Kayboldum, oturdum ruhum geride kaldı" mesajını yazdı. Bu ifadeyi mecazi anlamda düşündüğünü belirten Özge, gerçek anlamda kaybolduğunu ailesiyle görüşünce öğrendiğini söyledi.

Özge, Ece'nin astrologiye ilgi duyduğunu ve bu alanda eğitimler aldığını söyledi. Ancak Ece'nin o gün ne yapacağına dair başka bir bilgi vermediğini belirtti. Ece'nin işyerindeki sıkıntıların ve ailevi huzursuzlukların onun ruh halini bozduğunu ifade eden Özge, “Ece, çok neşeli bir insandı, ama son zamanlarda yaşadığı problemler onu çok etkilemişti,” dedi.

Ece Güler’in hayatına dair hala çok sayıda soru işareti bulunuyor. Güler’in kaybolduğu ve ardından hayatını kaybettiği bu trajik olay, birçok kişiyi derinden sarsmış durumda.

Kaynak: Sabah Gazetesi