Genel

Bahçeli, “komşu” diyerek İyi Parti’nin tüzel kişiliğini kabul etti

“Komşu komşunun külüne muhtaç” diyor bir ata sözü. “Komşuda pişer bize de düşer” diye de bir sözümüz var. Hepsi de komşuluğu önceleyen, öven…

“Bir de kötü komşu insanı ev sahibi yapar” diye bir sözümüz var. “Allah komşunun da hayırlısını versin” dedirten.

BAHÇELİ, KAPI AÇTI, AKŞENER O KAPIYI YA KAPATACAK YA ARALAYACAK

MHP lideri Devlet Bahçeli, daha önce birkaç kez “yuvaya dönün” dediği Akşener ve İyi Partililere bu kez, “Gelin komşu olalım” dedi.

Cümlenin tamamı şu şekilde, "Çağırdık dönmediniz yuvaya, yerel iktidarda komşu olalım ülke hayrına."

Bahçeli, kurduğu bu terkip ile hem lirik, hem anlamsal olarak güçlü bir çağrıdır. Bu çağrı diğerlerinden çok farklı.

Daha önce, gelin “iltihak” edin. Ya da ilhak olun derken. Yani, MHP’ye  geri dönün. MHP içinde kalın. Partinizi kapatın bize katılın derken. Bu kez, “komşuluk yapalım” diyerek, İyi Parti’nin “tüzel kişiliği”ne vurgu yapıyor.

Bu ilk kez oluyor. İyi Parti’yi tüzel kişi olarak kabul eden Bahçeli, yerel seçimlerde birlikte hareket etmenin “kapısı”nı açıyor!

BU BİR İTTİFAK ORTAKLIĞI ÇAĞRISI DEĞİL, İYİ KOMŞULUK ÇAĞRISIDIR

Kapının açılmasını “İyi Parti Cumhur İttifakı’na katılacak mı” sorusu çerçevesinde tartışmak yanlıştır!

Zira, İyi Parti’nin ittifaka katılmasından daha çok komşuluk ilişkisi kurulmasını tartışmak gerekiyor.

Böylece hem İyi Parti ve Akşener’i onure eden, hem de “HDP’nin destek verdiği bir birliktelikten kurtulun” diyen bir akıl var ortada.

Yeriniz “yakınımız” diyen bir akıl.

İYİ PARTİ’NİN ZİKZAKLARI BİTER Mİ?

Sayın Bahçeli’nin, “komşu olalım” dediği İyi Parti’nin bu teklifi çok dikkatlice tartıştığına ilişkin bilgiler geliyor kulağıma.

Ama İyi Parti’nin kurulduğu günden bu yana menzile yürürken çizdiği zikzakları gördükçe de yine bir “el”in müdahalesiyle “irade” koyamama ihtimalini düşünüyoruz.

Biraz açalım. Mesela, Sayın Akşener, masadan kalkıp geri dönmesini anlatırken, “dönmememe cesaret edemedim” dedi.

Soru şu, onca küfür, hakaret, bel altı vuruşa direnen Akşener’in masaya dönmeme cesaretini kim kırdı?

Yine, İyi Parti kurulduğunda MHP’liler, ülkücüler, merkez sağ ve solun önemli isimlerinin de içinde olduğu bir pota oluşturuldu.

 Fakat, her bir aşamada bu potadan bu unsurların önemli aktörleri bir bir tasfiye edildi.

Soru şu: Bu tasfiyeleri Akşener kendi iktidarı için  mi yaptı, yoksa başka bir “el” mi müdahale etti?

Yine, Sayın Akşener’in masaya dönmeyi düşünmediğini ve arkadaşlarının çoğunun bu yönde irade beyan ettiğini biliyoruz. Ama bir isim… evet bir isim masaya geri dönmesi için çok bastırdı. Peki İyi Parti’ye sonradan eklemlenen bu isimin gücü nereden geliyor?

***

Soruları çoğaltabiliriz. Gerek yok. Çünkü, yeni bir aşamaya gelinmiştir. 14/28 Mayıs 2023 seçimleri “milliyetçiliğin” yükseldiğini gösteren bir seçimdir. Aynı zamanda, İyi Parti’nin HDP destekli CHP ve kontenjanlarını ayakta tutma misyonundan başkaca bir şey yapamadığını göstergesidir.

Böyle bir tabloda, Devlet Bahçeli, nefsine bir kez daha “tös” diyerek, İyi Parti ve Akşener için “Gelin yerelde komşu olalım” diyerek bir kapı aralamıştır.

Bu kapı aralamasına Akşener ve arkadaşlarının vereceği cevap hem İyi Parti’nin hem Türkiye’nin geleceğini doğrudan etkileyecektir.

Kendilerini, Ak Parti’nin alternatifi olarak görmek isteyen İyi Partililer için bu bir fırsattır.

Yine CHP ile HDP’nin kurduğu ilişki biçimine koltuk değneği görüntüsü veren İyi Parti’nin, tüzel kişiliğini güçlendirecek ve “onurlu” bir komşuluk ilişkisi kurma ihtimali bile tabanda heyecan oluşturmuştur.

Bakalım ne olacak? 26 Ağustos’ta Meral Akşener, Bahçeli’nin çağrısına ne cevap verecek?

Yoksa dağ fare mi doğuracak takip edip göreceğiz.

Ve son bir not: İmamoğlu’nun yeniden İstanbul’a rotayı kırması İyi Partililer açısından “Komşuluk” teklifini ellerinin  tersi ile  itmeleri için yeterli değildi. Çünkü İmamoğlu, İyi Partililere mavi boncuk dağıtırken HDP’lilerle de koyun koyunadır.